1 – Hareketsiz kalmak
Hamilelik döneminde anne adayları fiziksel aktivitenin düşük riskini artırabileceği kaygısına kapılabiliyorlar. Ancak hamilelik sürecinde kanda pıhtılaşmaya olan eğilim arttığı için mutlaka hareket etmeniz gerektiğini belirten kadın hastalıkları ve doğum uzmanı dr. burak güler “Uzun süre hareketsiz kalmak özellikle bacak damarlarında pıhtı oluşma riskini artırabilir ve bu durum hem annede hem de bebekte ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir” uyarısında bulunuyor.
DOĞRUSU: Hamilelik döneminde doktorunuzun önerdiği sınırlar içinde düzenli olarak hareket etmeyi alışkanlık edinin. Günlük yürüyüşler hafif egzersizler ve aktif bir yaşam tarzı bu süreci daha sağlıklı ve konforlu hale getirebiliyor.
2 – Yetersiz veya aşırı beslenmek
Hamilelik döneminde yapılan en büyük hatalardan biri olan yetersiz veya dengesiz beslenmek kan şekerinde ani düşüşlere ve bunun sonucunda bayılma hissi baş dönmesi sinirlilik ile terlemeye neden olabilirken bebekte de gelişim geriliği gibi sorunlara yol açabiliyor. Aynı zamanda yine büyük bir hata olan aşırı kilo alımı da gebelik diyabeti ve hipertansiyon risklerini yükselterek sizin ve bebeğinizin sağlığını tehlikeye atabiliyor. Ayrıca aşırı kilo alımıyla birlikte doğum süreci de zorlaşıyor.
DOĞRUSU: Hamileliğin başından itibaren öğünlerinizi düzenli ve dengeli tüketerek hem kan şekerinizin ani düşüşlerini önleyebilir hem de bebeğinizin sağlıklı gelişimine destek olabilirsiniz. 3 ana öğünle başlayıp sonrasında ara öğünlerle birlikte sık sık ve küçük porsiyonlar halinde beslenmeye geçmeniz aşırı kilo alımını engeller ve hamilelikte oluşabilecek diyabet ile tansiyon problemlerinin önüne geçer. Hamilelikte karbonhidrat protein ve yağdan dengeli beslenmek önemlidir. Günlük aldığınız kalorilerin yaklaşık yüzde 50-55’i karbonhidratlardan yüzde 15-20’si proteinlerden ve yüzde 25-30’u sağlıklı yağlardan oluşmalıdır.
3 – Vitamin takviyelerini bilinçsizce kullanmak
Hamilelik sürecinin sağlıklı ilerleyebilmesi için ilaç ve vitamin takviyelerinin bilinçli kullanılması şart. Dolayısıyla sağlık bakanlığı’nın önerdiği ve doktorunuzun sizin için uygun gördüğü vitaminleri düzenli olarak kullanmanız gerekiyor. Ancak dikkat önerilenin dışında ek vitamin takviyeleri almanız veya yüksek dozda kullanmanız doz aşımına bağlı olarak mide bağırsak şikayetlerinin artması ve böbrekte taş gelişimi gibi olumsuz etkiler oluşturabiliyor. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı dr. burak güler tam tersine bu vitaminleri düşük dozda veya yetersiz almanızın da erken doğum riskini artırabileceği uyarısında bulunarak “Yetersiz vitamin kullanımı aynı zamanda hamilelik boyunca kan değerlerinde azalma yaparak yorgunluk çarpıntı ve baygınlık gibi sorunlar yaşanmasına neden olabilir” diyor.
DOĞRUSU: Tüm ilaç ve takviyeleri doktorunuzun kontrolünde düzenli olarak ve ihtiyacınız doğrultusunda kullanmaya özen gösterin.
4 – Yetersiz miktarda su içmek
Özellikle hamilelik döneminde bebeğin büyümesiyle birlikte idrar kesesine baskı artıyor ve bu durum sık idrara çıkmaya neden olabiliyor. Birçok anne adayı sık tuvalete gitmemek için su tüketimini azaltabiliyor. ” Ancak bu büyük bir hatadır.” uyarısında bulunan Dr. Burak güler “Su alımının yetersiz olması dehidrasyon kabızlık idrar yolu enfeksiyonları ve amniyon sıvısının azalması ciddi sorunlara yol açabilir” diyor.
DOĞRUSU: Hamilelik sürecinde vücudun artan sıvı ihtiyacını karşılamak için yeterli miktarda su tüketmeniz çok önemli. 2006 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir çalışmanın verilerine göre günlük ortalama 2,3 litre su ve sıvı tüketmek gerekiyor. Bunun yanı sıra yiyeceklerden alınan ek suyla toplam sıvı alımı 3 litreye kadar çıkabiliyor. Ancak su ihtiyacı bireysel farklılıklar gösterebiliyor ve ortam sıcaklığı nem fiziksel aktivite egzersiz ile hastalık gibi faktörler bu miktarı değiştirebiliyor. Hamilelik sürecinde gün boyunca düzenli aralıklarla su içerek hem kendi sağlığınızı hem de bebeğinizin gelişimini ihmal etmeyin.
5 – Altıncı aydan sonra sırt üstü uyumak
Sizin ve bebeğinizin sağlığı için uyku pozisyonuna dikkat etmeniz de büyük bir öneme sahip. Altıncı aydan sonra sırt üstü uyumamaya dikkat edin. Hamilelik ilerledikçe büyüyen bebek ve rahim ana damarlarınızına baskı yaparak kan akışını azaltabiliyor. Bu durum, tansiyon düşüklüğü nabiz değişiklikleri ve baygınlık hissi gibi sorunlar yaşamnızına yol açabiliyor. Plasentaya giden kan akımını azaltması sonucu da bebeğinizin oksijenlenmesini olumsuz etkileyebiliyor. Bunun sonucunda bebeğinizde ani kalp atım yavaşlaması gibi sorunlar gelişebiliyor.
DOĞRUSU: Özellikle hamileliğin 6. ayından sonra sol yana yatmaya özen gösterin. Sol yana yatmanız kan dolaşımını artırıyor tansiyon dengesini koruyor ve bebeğinizin daha iyi beslenmesini sağlıyor.
6 – Testleri düzenli yaptırmamak
Hamilelik sürecinde kadın ve doğum hekimleri tarafından belirli aralıklarla kan testleri ve bazı laboratuvar testleri isteniyor. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Dr. Burak Güler bu testleri zamanında yaptırmanızın sizin ve bebeğinizin takibi açısından büyük bir önem taşıdığına dikkat çekerek ” Örneğin ikili test üçlü dörtlü test şeker tarama testi ve detaylı ultrason gibi taramalar belirli haftalarda yapılmalıdır. Özellikle bazı testlerde bu dönemlerin kaçırılması durumunda telafisi mümkün olmayan sorunlar gelişebilir” diye konuşuyor.
DOĞRUSU: Düzenli doktor kontrollerine giderek testlerinizi hekiminizin önerdiği aralıklarda yaptırmanız sağlıklı bir hamilelik süreci geçirmenize yardımcı olacaktır.
7 – Uyku düzenine dikkat etmemek
Hamilelik sürecinde uyku kalitesi ile süresi anne adayının ve bebeğin sağlığı için büyük öneme sahip. Öyle ki gece 5 saatten az uyuyan anne adaylarında preeklampsi ve erken doğum riskinin arttığı yapılan çalışmalar tarafından ortaya konmuş. Ayırca uyku problemleri olan hamilelerde doğum sırasında yorgunluk nedeniyle doğum süreci zorlaşabiliyor. Bunların yanı sıra uyku kalitesi düşük olan anne adaylarında doğum sonrası depresyon görülme riski de artıyor.
8 – Pişmemiş et ve et ürünleri tüketmek
Hamilelik döneminde her besinin tüketilmesi önerilmiyor. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Dr. Burak Güler özellikle çiğ veya az pismiş et ve et ürünlerinden kaçınmak gerektiği uyarısında bulunarak ” Zira bu tür gıdalar toxoplasma gondii paraziti taşıyabilir ve hamilelikte enfeksiyona yol açabilir. Bu enfeksiyon hamileliğin erken döneminde düşük riskinin artırabilirken ilerleyen haftalarda bebeğin sinir sistemini olumsuz etkileyerek gelişim geriliğine neden olabilir” diyor.
DOĞRUSU: Etlerin iyi pişirildiğinden emin olmalı çiğ ete dokunduktan sonra ellerinizi mutlaka iyice yıkamalısınız.
8 – Yanlış egzersizler yapmak
Hamilelik sürecinde düzenli olarak egzersiz yapmanız hem sizin hem de bebeğinizin sağlığına olumlu katkı sağlıyor. “Ancak bu egzersizler doktorunuz tarafından planlanmalı ve hamileliğinizin seyrine uygun olmalıdır” uyarısında bulunan Dr. Burak Güler sözlerine şöyle devam ediyor: “Her anne adayının sağlıklı durumu ve hamileliğin ilerleyişi farklıdır. Dolayısıyla hatalı egzersiz seçimi anne ve bebek sağlığı açısından risk oluşturabilir. Örneğin preeklampsi sorunu yaşayan bir anne adayının ödem problemi olabileceği için el bilekleri ve ayak bileklerine fazla yük bindiren egzersizler önerilmez” diyor.
DOĞRUSU: Hamilelik sürecine uygun bir egzersiz programı belirlemek için doktorunuz veya bir fizyoterapist ile birlikte hareket etmeyi asla ihmal etmeyin.
10 – Kozmetik ürünlerin içeriğine dikkat etmemek
Hamilelikte anne adaylarının yaptıkları bir başka önemli hata ise kozmetik ürünlerinin içeriğine dikkat etmemek oluyor. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Dr. Burak Güler her güzellik ürünün güvenli olmadığını vurgulayarak “Çünkü cilt tarafından az miktarda da olsa emilen bazı kimyasallar bebeğe ve hamilelik sürecinde daha hassas hale gelen cilde zarar verebilir. Bu nedenle özellikle retinoidler salisilik asit hidrokinon formaldehit ftalatlar parabenler ve ağır metaller içeren ürünlerden kaçınılmalıdır” diyor.
DOĞRUSU: Doğal ve güvenilir içeriklere sahip ürünleri tercih etmeniz sizin ve bebeğinizin sağlığı için en doğru seçim olacaktır.
